Karadeniz tehdit altında!
Samsun halkı değil, çevreciler değil, Karadeniz ayağa kalkmalı. Denizine, suyuna, havasına ve toprağına sahip çıkmalı. Çıkmak zorunda da... Bu onurlu duruşu Samsun ve tüm Karadeniz göstermeli.


Samsun’un ve Karadeniz’in geleceği tehdit altında.
Hatta gelecek kuşakların hayatı da tehdit ediliyor.
Tekkeköy’de Cengiz Holding’e bağlı Eti Bakır A.Ş. tarafından kurulması planlanan tesislerin, atıklarını denize boşaltacağı yönündeki iddialarla, Samsun adeta çalkalanıyor…
Herkes endişe ve korku içinde.
Bu sadece bir çevre meselesi değil, Samsun halkının sağlığına doğrudan bir tehdittir.
Samsunlunun ve Karadenizlinin yaşam hakkına doğrudan yönelik bir eylemdir.
*
23 Ekim 2025 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ‘Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’, 250 metreden derin deniz alanlarında ‘tehlikesiz inorganik atıkların’ deniz tabanına boru hattı ile taşınmasına izin vermektedir.
Bunu hangi bilim insanı, hangi akıl nasıl açıklayabilir?
Bu ne akılla ne de bilimsel gerçeklerle açıklanamaz.

*
Deniz tabanına boşaltılan her kimyasal atık tehlike arz eder.
Klorür ve sülfat, tuzluluk ve kimyasal yükü artırarak deniz canlılarının yaşam koşullarını bozabilir.
Özellikle balık larvaları, yosunlar ve kabuklular bu tür kimyasal değişimlere karşı çok hassastır.
Deniz yaşamını yok eder.
Balıkçılığı yok eder, turizmi etkiler.
İnsan ömrünü azaltır!
Hayatı yok eder, hayatı…
*
Tekkeköy bölgesinde hava kirliliği zaten hat safhada.
Samsunspor müsabakalarında bu hava kirliliğini fazlasıyla hissediyoruz.
Havaya, suya ve toprağa yayılan atıklar o bölge halkının sağlığını tehdit etmektedir.
Hal böyle iken; şimdi de, denize kimyasal atık boşaltılmasına izin verilmesi, Samsun’a ve Samsun halkına yapılabilecek en büyük kötülüktür.
*
Samsun halkı değil, çevreciler değil, Karadeniz ayağa kalkmalı.
Denizine, suyuna, havasına ve toprağına sahip çıkmalı.
Çıkmak zorunda da...
Bu onurlu duruşu Samsun ve tüm Karadeniz göstermeli.
*
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bu düzenlemeyi tekrar gözden geçirip iptal etmelidir.
Samsunlunun ve Karadenizlinin bunu yönetenlerden beklemesi en doğal hakkıdır.
Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporları şeffaf olarak yeniden ele alınarak tarafsız bilim insanları tarafından incelenmelidir.
Samsunu seven ‘Samsunluyum!’ diyen ve burada yaşayan herkesin, her kesimin bu olaya sahip çıkmasını bekliyorum!
Başka Samsun yok!
Başka Karadeniz yok!
NOT: Uzmanlara göre; Tehlikesiz inorganik atıklar tanımı oldukça geniştir; bazı maddeler deniz ekosistemi için uzun vadede toksik etkilere yol açabilir. ’Anoksik tabaka’ (oksijensiz derin su katmanı) doğal bir ekosistemdir; atık depolamak bu hassas dengeyi bozabilir.
Deniz tabanında boru hattı aracılığıyla atık depolama hem sızıntı hem de sediman (dip çamuru) kirlenmesi riski taşır.
Türkiye’nin bazı deniz denizlerinde anoksik tabakalar zaten yüksek kirlilik baskısı altında. Bu uygulama baskıyı artırabilir.

tufan ipeksamsunkaradeniz
