Geri

Hangi üslup?

Ben kutuplaşma, ayrıştırma istemiyorum ülkemde! Bu bayrak hepimizin! Bu ülke hepimizin! Peki ya bu üslup hangimizin?

09:25:47 | 2022-09-08
Ezgi ŞAHİN
Ezgi ŞAHİN      gazeteekip55@gmail.com
Köşe Yazısını Sesli Dinle

“Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır” diye bir söz var.
Ne kadar manalı aslında, düşündüğümüz zaman. Artık o kadar öfke, kin ve nefretten beslenir olduk ki, bunları dilimizden de döker olduk.
En basit örneği; Siyaset Camiası!
İktidar olsun, muhalefet olsun o kadar sert, yıkıcı, kutuplaştırıcı, ayrımcı bir dil kullanıyorlar ki, bunlara oy veren bizlerin dilinde üslup aramak biraz yersiz kalıyor bu durumda!
Neyi paylaşamıyoruz, neyi bölüşemiyoruz belli değil!
Bir oy için, onun getireceği koltuk için bu kadar içsel bir dil savaşı oluşturmaya ne gerek var?
Ülkemiz ile alakalı konular da bile artık aynı masaya oturulmuyor.
Kürsüden biri birine söyleniyor, diğeri öbürüne!
Sonra bizden birlik ve beraberlik isteniyor.
Daha bizi yönetenler bu şekilde bizi ayrıştırma yaparsa, bizim ne yapmamız gerekiyor?
Biz de, "Oy verdiğimiz bizi temsil edenler böyle diyorsa haklıdır" diye peşlerine düşüyoruz.
En somut örnek;
Evet HDP kapatılmalı!
Ama burada Kürt vatandaşların üstüne yüklenip veya "her Kürt vatandaş HDP’lidir" zihniyeti ve onların toplumdan dışlanması da bir ayrımcılık değil mi?
O zaman onlarla gizli ittifak yapıp, oy paylaşanlar ne oluyor?
Toplum olarak gerçekten hiç olmadığı kadar siyasi kirlilik yaşıyoruz.
Tabi ki karşılıklı görüş ayrılığı olur. Ama bunlar anlatırken söylem ve üslup her şeyden önemli!
Tekrar söylüyorum, bizi yöneten yetki verdiğimiz insanlar, üslup değiştirmediği, ötekileştirme yapmadığı sürece bu durum düzelmez.
Önceden herkes, görüşünü, partisini açık açık müdafa ederdi. Şimdilerde herkeste bir korku, bir panik durumu hakim. Yanlışa bile doğru diyoruz ki, bu hiç hoş bir durum değil.
Kısa bir örnek;
Zamanında siyasetin sağ lideri Süleyman Demirel!
Sol lideri Bülent Ecevit!
Süleyman Demirel miting için bir ilde. O sırada elinde Bülent Ecevit’in resmî olan bir çocuk görüyor. Çocuğu yanına çağırıp, onunla konuşup hatta resim çektiriyor!
Yani ayrıştırma, uzaklaştırma yapmıyor!
Şimdi iktidar veya muhalefet bir miting yapsa, karşı partinin bayrağı ve liderinin resmi olan çocuk ile konuşup resim çektirir mi? Ne basit bir olay, ama bir o kadar da imkansız!
Ben kutuplaşma, ayrıştırma istemiyorum ülkemde!
Bu bayrak hepimizin!
Bu ülke hepimizin!
Peki ya bu üslup hangimizin?


ezgi şahinsiyaset


Yazıyı Sesli Dinle