Recep Yazgan En Güzel Abimiz !

 

Mesleğimizin belki de en çok kitap okuyanı, zamanın en ağır ağabeyi, konuştukları ve anlattıkları ile hayretler içinde kaldığımız bilge insan. 1990 yılların başı. Mesleğimizin en ateşli, hızımıza yetişilmeyen zamanlar. Mazhar Fuat Özkan’ın üçlüsünün söylediği şarkı gibiydik. 

-En uzağa biz gittik, en güzel haberi biz yazdık, en güzel fotoğrafı görüntüyü biz çektik ! Hatta bir haber dönüşünde bir emniyet mensubu infazı bulunan sakin sakin dışarda geçiren birisini tekme tokat döverken Yaşar Aslan bu anı çekmiş o dayak kötek de kimin haksız haklı olduğu ortaya çıkmış o emniyet personeli hakkında tahkikat başlatılmıştı. Yani herşeyin bir yolu yorda mı var. Samsun’u hala anlamamış ve anlamakta zorluk çeken görevlilerimiz biraz daha dikkatli olmaları istirhamımızdır. 

Recep Ağabeyin bulunduğu ve konuşlandığı ortamlarda bulunmayı şans sayardık kendimize. Anlattıkları ve hayatı deneyimlediği anlar kulağımıza küpe yapardık. Vakur, kuramcı, kararlı ve duruşu örnek ağabeyimiz. 

Yaşadıkları hepimizi üzdü elbette. Evet böylesi olayları çok yaşadık. Akla hayale gelmeyecek absürt davranışlara maruz kaldık. Oysa bizler emniyet mensubu ve Emniyet Teşkilatı ile kol kola çalışmaktayız. Buna rağmen kendini kraldan kralcı gören teşkilatın eğitimlerini yanlış anlamışlarla az karşılaşmadık. 

Hatta Rahmetli Mehmet Soykan’ı bir haberden sonra emniyet otosuna bindirip bugün cennete dönmüş batıpark’ın mezbelelik alanına götürüp baskı, darp, eziyet edildiğinin yakın tanığıyız. Böylesi ayıpların ayıp davranışların yaşandığı anlarda dönemin emniyet müdürleri ile bizler ya Çarşamba Pidesi Yemek İçin Çarşambaya yola çıkmıştık, ya da Tekkeköy de bir muhtarımızın davetlisi olarak Turşu Kavurması yemeye… 

Yani Emniyet Müdürlerimizin tamamıyla, en sert ve katı olanı diye adlandırılanla bile dayanışmamız ve şehrimizin daha çağdaş ve modern olması konusunda kol kola birlikte çalıştığımız dolu dolu mesai saatlerimiz oldu. Sadece Emniyet Müdürlerimiz ile değil Valilik Makamında ki valilerimiz ile aynı güzellikte kucaklaştık, paylaştık, dayanışma içinde olduk.. 

Recep Yazgan Ağabeye emniyetimizin eğitim sürecinden eksik bilgiyle mezun olduğuna inandığımız bir personelin yaptığı davranışı elbette ki tüm teşkilata meletmiyoruz. Samsun Emniyet Müdürümüzün konuya hızlı ve süratle müdahil olup gereğinin yapılması konusunda ki duyarlılığı için binlerce teşekkür ediyoruz. Ancak şunu da belirtmeden geçemeyeceğim son günlerde yaşanan bu ve buna benzer olayların yaşanmaması için bir İç Eğitim tekrarına ihtiyaç olduğu görünmekte. Recep Yazgan Ağabey Samsun da en son bu gibi olaylara maruz kalacak bir gazeteci büyüğümüzdü. Bir başka meslektaşımıza da bu ve buna benzer gelişmelerin yaşanmaması için güzel bir buluşmaya ve dayanışma içinde olduğumuzu göstermek için kucaklaşmaya ihtiyacımız var. Pide yemek için Çarşambaya gitmeyebiliriz, Turşu için de Tekkeköy’e. Bir fincan kahve, bir yudum çay, bir dilim simit herşeyi bertaraf edeceği muhakkaktır. Ne güzel ne güzeliz….