Çatal kazık yere batmaz!

Bu iki uçlu olsa bile, sonuç böyle...

Siyasi partilerin geçmişi başarılarla dolu olsa da, gelecek yıllarda da başarılı olacağından emin olsak da, içeriden birinin liderinin karşısına çıkmasıyla yerle yeksan olanların emsalleri çoktur...

Türk siyasetinde değil, dünyanın her yerinde sonuç böyle...

Lider kişiler, alternatif liderler istemezler; Zira toplanacak bölge oylarına (rey) hakim o bölgenin öncü siyasi ismini, yani liderine partilerinde hayal bile edemeyeceği konuma yükseltilir, akabinde başarılı olur parti liderine, başarısızlık bölge unsuru olan partiliye malolur..; Önemsenmiştir bir ker’e, bu siyasi kişilik "ben ne oldum" delisi olmuştur. Siyasi infazı böylelikle gerçekleştirilmiş olur, haliyle liderini eleştirmeye başladığı görülmüştür.

*
Bu böyledir galübeladan beri...

*

Ülkemiz siyasetinde çağdaşlar-gericiler diye iki kutba ayrılmış (siyonistlerin oyunu) seçmenlere hizmet için siyasi partiler kurulmuş, hizmet yerine hezimetle sonlanmış onlarca parti şu anda ya can çekişiyor ya da siyasi mezarlıkta hakettiği boşluğa, büyüttüğü gibi kökünden söküp bir tarafa bıraktığı gerçeğiyle doludur parlamento mazisi...

Kimisi kabir, kimisi de tabela hayatı sürdürmektedirler.

*

Durum bu sefer farklı olacak derken..!

Cihan İmparatorlukları görmüş bu millete patron olmaya değil, hizmetkar olmayı bileni iş başına getirmeyi öğrenen yüce Türk milletine “Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir“ diyen bir liderin peşine düşüp Cumhuriyeti bugünlere taşımayı bilmiş; bu sistemle hemhal olmuş bir millet Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana ilk defa yirmi yılın üzerinde, sadece bir lidere hükmetmen yetmez! Hüküm de, irade de senin diye yetki veriyor!..
Bu duruma nasıl gelindiği de hepimizce malumdur.

Patronun işten güçten sıkkının sıyrılmasından mı, başka bir şey mi’dir yoruma açık;... Şirketine tam yetkili ceo ataması gibi düşünün...

Ülke siyaseti ve seçmenin bir bölümü için, alışık olmadığı bu tablonun değişmesi gerektiğine inanan bir kısım asılların vekalet verdiği, vereceği siyasi partiler o’cu bucu’luk gözetmeksizin güçlerini birleştirme kararı almalarında ne kadar etkili oldular bilinmez; ama parti liderlerindeki heyecanın bir anda amacının dışına çıktığını gördük. Kendi mutluluğundan başka hedefi olmayan insan profilini kazıdılar seçmenin kafasına..

İktidar ve cumhurbaşkanlığı yarışına, seçim tarihinin ertesi gün kadar yakın diyebileceğimiz şu günlerde, halk tarafından parti liderinin de önüne geçen siyasi figürlerin anket çalışmaları sonucu yüzde altmışlar seviyesinde ‘olur’ alan Ankara Bşb Başkanı M.Y’ı sağır sultan duydu; İBB Başkanının da cumhurbaşkanlığı seçimlerinde mevcut cumhurbaşkanını zorlayacak destekçilerinin olduğu gerçeğiyle yine kendi liderlerinin oyunbozan hallere baş vurması beklenen sonuçtu; şaşırmamak gerekir (!)
Bu masanın dağılma nedeni burdur.

*

Niyeti gizli olanın akıbeti..!
Öyle bir güç sarhoşluğu ki, seçmenin nabzını ölçmek ve hükmeden rakiplerinin paniklemesini beklediler; bu organizasyonun hamisi ağabey durumda olanların (arka plan) kim olduklarını göremeyecek ve bilemeyecek kadar, bir bölümünün sarhoş olmuşlarını gördük...

...siyasi kazaya sebebiyet verdikleri için seçmenlerinden kırmızı kart yiyen liderlerin iki ucu b.. değnek demek bir tarafa “Çatal kazık yere batmaz” ata sözümüzü hatırladılar/hatırlattılar...

*Dağıldılar çünkü Cumhur İttifakı adıyla iktidar olanların karşısına Millet ittifakı adıyla çıktılar! *

Bir bakalım, cumhur kim?
Millet kimmiş?..

Millet:
Çoğunlukla aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, tarih, duygu, ülkü, gelenek ve görenek birliği olan insan topluluğu.

Cumhur:
Cem, bir araya gelmek, toplanmak ve birikmek anlamına gelirken cumhur kelimesinin sözlük anlamı da topluluk olduğunu TDK’nun (Türk Dil Kurumu) güvenilirliğinde yazıyorum.

Her birinizin (siyasi oluşumlar) amacı, ülkemizi “muasır medeniyetler seviyesine” ulaştırmaksa hepinizi Türkiye ittifakına davet ediyorum.

*

Çünkü burada cihanla kucaklaşma var...

*
Dağılan Millet ittifakının Liderlerini bekleyen, siyasetin kronik mevsim hastalığı belirtileri ittifakın dağılmasına neden oldu. Belirtileri diyorum hastalık tam oturduğunda neler olur, neler olacak hep birlikte göreceğiz..!
Hastalığı tetikleyen isimleri halk tarafından kabullenilmiş, taraflı tarafsız seçmenin alternatif olarak gördüğü bu isimleri her ne pahasına olursa olsun!
Ya, yarışa sokulmayacak ya da kendi lideri ya da yönetimi tarafından pasif hale getirilecektir.
Bunu da zaman gösterecek...

Seçenlerin tek vücut olduğunu aklınızdan çıkarmayın! Savaş mevzilerinden ve komşuluk ilişkilerinden biliyorum, biliyorsunuz...

Seçmenin işine akıl sır ermez, O en iyisini bilir.
Bir de şunu belirtmeden geçmeyeceğim; “seçmenin kalbi otomatik kapı değildir, her gelen geçene açılmaz...”

Sağlıcakla...